Tek derdimiz araç satışı değil
Koronavirüs salgını nedeniyle otomobil firmaları tek tek üretimlerini durduruyor. Toyota Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Ali Haydar Bozkurt, yeni tip koronavirüs nedeniyle dünyada bir çok firmanın üretimi durdurmasından dolayı tedarikte sorun
yaşandığını belirterek, “Elimizdeki araç sayısı şu anda 300-400 adet. Şimdi üretim yeniden başlayana kadarki süreçte yeni araç satışı maalesef yapılamayacak ya da çok sınırlı sayıdaki eldeki tek tük araçlarla yapılacak gibi görünüyor. Ancak şu an birinci derdimiz araç satışı değil” dedi.

Yaralar sarılır
“Bu kadar büyük derdin ortasında, devletin tek derdi otomotiv sektörü olsa keşke” diyen Bozkurt, “Ama öyle olmadığını tahmin etmek zor değil. Şunu bir atlatalım sonra birbirimizin yaralarını sararız. Devletimiz büyüktür o gün geldiğinde bakar. Ama bugün o gün değil. Bugün vergi indirimi istiyor musunuz diye soruyorlar bana ben gülüyorum. Vergi indirimi olsa ne olur, araç yok
elimizde. Ya da birinci derdimiz çok araç satılması mı yani? Bugün başka bir pencereden bakmamız gerekiyor
Stoklar tükendi
Stoktaki araç miktarına ilişkin de bilgi veren Bozkurt, şöyle devam etti: ” “Stoklarımızda aracımız yok denecek kadar az. Normal bir
ayda satacağımız bir aracın şu anda yirmide biri değil. Yani biz 5 bin araç satabilirdik. Ve elimizdeki araç sayısı şu anda 300-400 adet. Showroomlarımızda da mesela aynı anda 2’den fazla müşteri kabul edilmiyor. Bu süreçte iletişim ağlarını geliştirdik. Biz
zaten dijital yatırımları oldukça yüksek olan bir markayız. Evden çalışıyoruz dediğimizde hemen 24 saat içerisinde evden çalışmaya kolayca geçebildik çünkü bunun alt yapısı bizde yıllardır vardı.”
Kriz stratejisi
Böylesine belirsizlikte sakin olmak gerektiğine dikkat çeken Bozkurt şöyle konuştu: “Aman bir tren kaçıyor’ acelesiyle kararlar alıp yanlış hareketlerde bulunmaması gerekiyor firmaların. En kötü senaryoya göre de hazırlığın yapılması gerekiyor. Biz dedik
ki en kötü senaryo ne olabilir. Yıl sonuna kadar her şey çok kötü gitse, hiç satış gelirimiz olmasa nasıl bir dünya bizi bekliyordan yola çıktık. Bugün ben aynı bakış açısının tüm büyük firmalarda, orta boy firmalarda, küçük boy firmalarda, esnafta olması gerektiğini söylemek istiyorum. Ve en kötü senaryoda da ’ben bu işten nasıl yırtabilirimden’ çok ’biz bu işten nasıl yırtarız’ diye
bakmak gerekiyor. Burada insanlığa karşı tehdit var. Ben bu yüzden bunu insanlığın kurtuluş savaşı olarak görüyorum. Tüm dünya ülkeleri milyar dolar, trilyon dolarlık bütçeler telaffuz ediyor bu işten kurtulmak için.”

Maske üretiyorlar
Bozkurt, birçok otomotiv firması ve yan sanayi firmasının şu an maske üretmeye başladığını ifade ederek, solunum cihazı üretiminin bu kadar kolay olmadığını ancak yine de birçok firmanın bu konu üzerinde çalışmalar yaptığını aktardı.
Bu dönemde herkesin birlik olması gerektiğine dikkati çeken Bozkurt, “Böyle durumda gerçekten kurtuluş savaşı gibi omuz omuza olmamız lazım. Bugün insanlığın kurtuluş savaşıdır, dünyanın her yerinde bu sorun çözülmezse hepimiz için tehlike arz eder” dedi.
Evden çalışmanın güzel tarafları…
Kendi kişisel karantina sürecinden de bahseden Bozkurt, “Bir kere daha sokağa çıkma özgürlüğünün ne demek olduğunu anladık tüm toplum olarak. Zaten bir şeyi yaşayınca anlıyormuş insan. Yaklaşık 3 haftadır evden çalışıyorum. Normalden daha fazla çalışıyorum. Seyahatim olmuyor ama o kadar çok fazla video konferansı yapıyoruz ki bu anlamda çok yorucu. Her şeyi internet üzerinden yapmaya çalışıyorsunuz. Tabii ben ofiste olduğum zaman şirkette asistanım vardı ne lazım olsa birileri her şeyi yetiştiriyordu. Şimdi her şeyi kendim yapıyorum. Güzel taraflar da var. Tabii ailenizle birlikte ne kadar da olsa aynı evin içindesiniz. Onlara normal çalışma temposunda bu kadar
zaman ayırmak pek mümkün olmuyordu. Haberleri gün içinde sürekli sosyal medyadan takip ediyoruz. Gün içinde TV izleme şansını çok az buluyorum. Akşamları da saatini denk getirebilirsem Sağlık Bakanlığının açıklamalarını takip ediyorum ya
da geç saatlerdeki tartışma programlarından son durumu takip ediyoruz” sözlerinde bulundu